Gençliğine Acıyarak, İhtiyarlığını Söyler
Eski Türkçe aslı | Günümüze aktarımı | |
---|---|---|
I | Yegitlikke Açıp Avuçğalıkın Ayur | Gençliğine Acıyarak, İhtiyarlığını Söyler |
6521 | Yorığlı bulıt teg yegitlikni ıdtım, tüpi yel keçer teg tiriglik tükettim | Gençliğimi, geçen bulut gibi, geçirdim; ömrümü fırtına sür'ati ile tükettim. |
6522 | İsizim yegitlik isizim yegitlik, tuta bilmedim men seni terk kaçıttım | Yazık gençliğime, gençliğime yazık; ben seni tutmasını bilmedim, çok çabuk elden kaçırdım. |
6523 | Yana kelgil emdi yegitlik maŋa sen, ayada tutayın ağı çuz töşettim | Ey gençlik, sen bana şimdi tekrar gel; ben seni el üstünde tutayım; bak, senin için ipekliler ve sırmalar döşettim. |
6524 | İsiz bu yegitlik kanı kança bardı, tilep bulmadım men neçe me tilettim | Yazık bu gençliğe, hanı, nereye gitti; ne kadar arayıp, arattımsa da bulamadım. |
6525 | Tiriglikke tatğı süçig cân sevinçi, yegitlik teg edgü yok ermiş ayıttım | Sordum, gençlik kadar hayata zevk veren ve tatlı canı mes'ûd eden iyi bir şey yokmuş. |
6526 | Kiçiglik tatığı yegitlik ereji, yitürdüm men emdi tutarda kürettim | Ben şimdi gençlik zevkini ve yiğitlik huzurunu kaybettim, elimde tutarken, kaçırıverdım. |
6527 | Karılıkta kor yok köni turdum erse, yavalıkka isiz tiriglikni ıdtım | Eğer doğru bir hayat yaşamış olsa idim, ihtiyarlığın da zararı yoktu; fakat ne yazık ki, onu boş yere sarfettim. |
6528 | Esirkep açır-men saŋa ay yegitlik, kamuğ körkümi sen yırattıŋ yırattım | Ey gençlik, esef ederek sana kızıyorum; bütün güzelliğimi sen uzaklaştırdın, ben uzaklaştım. |
6529 | Temâm erğuvân teg kızıl meŋzim erdi, bu kün zaferân urğın eŋde tarıttım | Benzim kırmızı, tam bir erguvan gibi idi; bugün yüzüme safran tohumu ektim. |
6530 | Yıparsığ kara başka kâfûr eşüdüm, tolun teg tolu yüz kayuka ilettim | Misk gibi kara başıma kâfur örttüm; dolun ay gibi dolgun yüzü nereye götürdüm. |
6531 | Yaruk yaz teg erdim tümen tü çeçeklig, hazanmu tüşüttüm kamuğnı kurıttım | Rengârenk çiçekler ile dolu, parlak bahar gibi idim; hazânamı uğrattım, hepsini kuruttum. |
6532 | Kadıŋ teg bodum erdi ok teg köni tüz, ya teg egri boldı egildim tüŋittim | Kayın gibi vücûdum ok gibi düz ve dik idi; şimdi yay gibi eğri oldu, eğdim, eğildim. |
6533 | Yava kıldım isiz tiriglik avınçın, ökünç birle közde kanın yaş akıttım | Yazık, hayan boş yere israf ettim; peşimanlıkla gözden kanlı yaşlar akıttım. |
6534 | Kiçiglik keçürdüm yegitlik yitürdüm, künüm çalpaladım özümni çökittim | Çocukluğu geçırdı-m, gençliği kaybettim; günümü kararttım, kendimi çökerttim. |
6535 | Yemek içmek erse yidim içtim ud teg, tilek sürmek erse tümen toğ tozıttım | Yerken, içerken, öküz gibi yedim, içtim; hevâ ve heves peşinde koşarken, tozu dumana kattım. |
6536 | Neçe kuşka avka avındım sevindim, uçar kuş teg arkun ağımdaı kürettim | Nice kuş ve geyik avı ile avundum, sevindim; uçan kuş gibi, cins atları ağımdan kaçırdım. |
6537 | Adaş koldaşımka sevüg cân teg erdim, yağım boldı erse tosun teg suçıttım | Kardeş ve arkadaşlar için sevgili can gibi idim; düşmanımı ise, haşarı tay gibi sıçrattım. |
6538 | Sere söktüm emdi neçe yalŋukuğ men, yazuksuzka yarlığ elig til uzattım | Ben imdi nice insanlara kızdım, söğdüm; günahsız ve yoksullara el kaldırdım, dil uzattım. |
6539 | Kögüz kerdim ança yağı sançmış er teg, küvez teg kür erip kaya te kadıttım | Düşmanına galip gelen insan gibi, öylesine göğüs kabarttım; mağrur insan gibi, kabadayı olup, kaya gibi karşılarına dikildim. |
6540 | İçip yatmış er teg udıp odlu keldim, özüm yolda azmış bayatka uyadtım | İçip yatmış olan adam gibi, uyuyup uyanınca, yoldan çıkmış olduğumun farkına vardım, Tanrıdan utandım. |
6541 | Bayat tapğı kaldı kişi tapğı kıldım, ajun tegre yügrü özümni kürettim | İnsanlara hizmet ettim, Tanrı ibâdeti kaldı; dünya etrafında koşarak, yolumu azıttım. |
6542 | Tilek ârzû birle yügürdüm neçe men, kuturmış böri teg ajunnı ulıttım | Ben nice dilek ve arzu arkasından koştum; kudurmuş kurt gibi, dünyayı inlettim. |
6543 | Kişig tuttum aldım küçün yarmakın men, kimig serdim irdim kimi me açıttım | Ben insanları tutup, zorla paralarını aldım; kimine çıkıştım, kimini yerdim, kiminin de canını yaktım. |
6544 | Maŋa rabbım aysa nelük kıldıŋ andağ, negü tıldağım bar uvutka tuşıktım | Rabbim bana: — Nasıl böyle yaptın?—diye sorarsa, ne mârzeretim var; çok utanılacak hâle düştüm. |
6545 | Kayu telve kılkı bolur munda tetrü, keçer künke avnıp tiriglikni ıdtım | Hangi deli bundan daha ters hareket edebilir; geçici olan günler ile avunarak, hayatı boşuna harcadım. |
6546 | Sevinç keçti emgek yeme keçgey erdi, yava boldı kün ay ökünçke basıktım | Huzur geçti, zahmet de geçecek idi; gün ve aylar boşuna heder oldu, peşimanlığa düştüm. |
6547 | Tutayın ya kisrâ ya kaysarça boldum, ya şeddâd u âd teg takı uçmak ittim | Farzedelim ki, ben kisrâ veya kayser oldum ya Şeddâd ve Âd gibi, bir de cennet yaptırdım. |
6548 | Ajun bütrü tuttum sikender tutarça, tükel nûh yaşın men yaşadım yaşattım | iskender gibi, bütün dünyayı elimde tuttum, tam Nûh'un yaşını yaşadım ve yaşattım. |
6549 | Özüm haydar erse yaşın teg kılıçlığ, ya rüstemleyü men ajunda çavıktım | Yıldırım kılıçlı Haydar veya Rüstem gibi, dünyada meşhur oldum. |
6550 | Ya isâ bolup kökke ağdım takı men, ya nûşin-revân teg törü tüz yorıttım | Isa gibi, ben göğe çıktım veya Nûşirevan gibi, memleketi adaletle idare ettim. |
6551 | Ya kençim tükel boldı kârûn neŋi teg, ya ashab-ı res teg temür kend tokıttım | Yahut hazînem, Karun'unki gibi, doldu-taştı veya Eshâb-i Res gibi, demirden kale yaptırdım. |
6552 | Negü asğı âhır yanış yerke boldı, turu kaldı dünyâ iki böz ilettim | Fakat bunların faydası ne, sonu toprağa dönüş oldu; dünya geride kaldı, beraberimde ancak iki bez götürdüm. |
6553 | Yalıŋ keldim erdi yalıŋ kirgü yerke, nelük dünyâka özni munça isittim | Çıplak gelmiş idim, toprağa yine çıplak gireceğim; neden kendimi dünyaya bu kadar bağladım. |
6554 | Keçer dünyâ keçti tüpi yel keçer, teg keçer dünyâka öz osalın basıttım | Bu fâni dünya, tipi gibi, esti-savurdu ve geçti; gaflette bu fâni dünyanın baskısı altında kaldım. |
6555 | Tiriglikke asğı kanı edgü kılkım, tegitlikte tarlağ kayu yerke ektim | Hayatta ne gibi bir iyilik yaptım; hayatta iken ektiğim tarla nerede. |
6556 | Negü ektim erse anı orğu âhır, negü ordum erse anın öz süçittim | Ne ektim ise, sonunda onu biçtim; ne biçtim ise, ondan zevk aldım. |
6557 | Yegitlikni ıdtım karılıkka tegdim, yana yanğıl emdi negü söz tağıttım | Gençliğimi elden çıkardım, ihtiyarlığa geldim; sadede gelelim, sözü niye dağıttım. |
6558 | Uzun tünle yatma idike tapın sen, odun yığla tınma yazukka basıttım | Uzun geceleri yatıp-uyumakla geçirme, Tanrıya ibâdet kıl; uyanık ol, durmadan ağla; günahlarımın yükü altına girdim. |
6559 | Yılan kurt koŋuz yemi öz igdileyü, bu nimet bile men negüke igidtim | Yılan, haşerat ve böceklerin yemi olan bu vücûdu ben neden nîmet içinde besleyerek, yetiştirdim. |
6560 | Ayâ usrık öz sen odun yığla tınma, bayatka tapuğ kıl yok erse yokadtım | Ey uyuklayan vücût, uyan, ağla durma; Tanrıya ibâdet kıl; yoksa, ben mahvoldum. |
6561 | Karılık kavurdı yegitlik yıradı, tatığ bardı barğu udu yol könittim | ihtiyarlık yakaladı, gençlik uzaklaştı, hayatın tadı kalmadı; artık gidilecek doğru yolu buldum. |
6562 | İdi keçki dünyâ üküş ardı halkığ, kayusında men-men ne munça sevittim | Çok eski olan bu dünya bir çok halkları aldatmıştır; ben hangisindenim, neden bu kadar onu kendime sevdirdim. |
6563 | Ya rab odguru ber meni ay idim sen, süre ıdmağıl men köŋülni arıttım | Ey rabbım, beni uyandır; sen rabbimsın, beni kovma, ben gönlümü temizledim. |
6564 | Sen ök sen yazuk yarlıkağlı idim bir, suyurka meni sen yazukum unıttım | Günahlarımı bağışlayan sen bir rabbimsin, sen beni affet; günahlarımın sayısını ben bile unuttum. |