Hayvan Yetiştirenler İle Münâsebeti Söyler
Eski Türkçe aslı | Günümüze aktarımı | |
---|---|---|
LIX | İgdişçiler Birle Katılmaknı Ayur | Hayvan Yetiştirenler İle Münâsebeti Söyler |
4439 | Munıŋda basa ol bu igdişçiler, kamuğ yılkılarka bular başçılar | Bundan sonra hayvan yetiştirenler gelir; hayvan sürülerinin başında bunlar bulunurlar. |
4440 | Bütün çın bolurlar katı yok büki, kişilerke tegmez bularnıŋ yüki | Bunlar doğru ve dürüst insanlardır, hiç bir gizli-kapaklı tarafları yoktur ve kimseye de yük olmazlar. |
4441 | Yegü kedgü miŋü at adğır sülük, bulardın çıkar hem yüdürgü kölük | Yiyeceği, giyeceği ve ordunun binek atı, aygırı ile yük hayvanlarını bunlar yetiştirirler. |
4442 | Kımız süt ya yüŋ yağ ya yoğrut kurut, yadım ya kidiz hem azar evke tut | Kımız, süt yahut yün, yağ veya yoğurt ve peynir ile evin rahatını te'min eden yaygı veya keçe hep bunlardan gelir. |
4443 | Asığlığ kişiler bolur bu kotu, bularığ yeme edgü tut ay botu | Bu zümreye dâhil kimseler çok faydalı insanlardır; ey yavrum, bunlar ile de iyi münâsebette bulunmalısın. |
4444 | Katılğıl karılğıl yitür hem içür, könilik özele tiriglik keçür | Onlara katıl, karış; onları yedir, içir ve hayatını doğruluk içinde geçir. |
4445 | Negü kolsa bergil kerek bolsa al, köni kördüm uş bu kotu bilmez al | Ne isterlerse ver; ne lâzım olursa, al; hîle bilmeyen bu zümrenin dâima doğru hareket ettiğini gördüm. |
4446 | Bularda tileme törü ya bilig, yorıkları keŋrü bolur ay silig | Bunlarda görgü veya bilgi arama, tavır ve hareketleri de serbest olur; ey temiz kalpli insan. |
4447 | Bularka katılsa özüŋni tutun, törüsüz tokusuz bolurlar otun | Bunlar ile münâsebette kendine dikkat et; bunlar görgüsüz, usulsüz ve kaba insanlardır. |
4448 | Tilin edgü sözle işimsinmegil, basınğan bolurlar biligsiz çigil | Onlara tatlı söz söyle, fakat onlara arkadaş gibi hareket etme; bunlar câhil ve başın insanlardır. |
4449 | İdi yakşı aymış törü bergüçi, bodun birle katlıp sınap bilgüçi | Kanun koyan ve halk arasına karışarak, onu tecrübe yolu ile tanıyan insan çok güzel söylemiş. |
4450 | Biligsizni artuk yakın tutmağu, yakın tutsa şeksiz kılur kılmağu | Bilgisiz kimseyi kendine fazla yakın tutmamalısın; yakın tutarsan, şüphesiz, münasebetsiz bir harekette bulunur. |
4451 | Takı munda yakşı ayur kör bilig, bilig birle işke tegürgü elig | Bak, bilgi bundan daha güzel söyler; işe dâima bilgi ile el uzatmalıdır. |
4452 | Biligsizke yakma özüŋni tutun, özin tutğuçı er tirildi kutun | Bilgisiz kimselere yaklaşma, kendine hâkim ol; kendisine hâkim olan insan hayatını saadet içinde geçirir. |
4453 | Biligsiz kişidin yırak tur teze, biligsiz sözi kılkı barça otun | Bilgisiz insanlardan uzak dur, kaç; bilgisizin sözü ve hareketi dâima kabadır. |
4454 | Bu yaŋlığ bolur emdi igdişçiler, katılmak tilese sözüm yolçılar | işte hayvan yetiştirenler böyle olurlar; onlara katılmak istersen, bu sözüm sana yolu gösterir. |
4455 | Ayu berdim emdi saŋa belgülüg, negü teg tirilgü alınğu ülüg | Nasıl yaşamak ve nasıl kendi nasibini almak lâzım geldiğini işte sana açıkça izah ettim. Gönderen GunGun zaman: : |